Bizde Her Şey Hastalıklı
Dünyanın
hemen her ülkesinde, bir spor klübüne taraftar olmak, o klübün kurulu
olduğu bölgede oturuyor olmak gibi bir alışagelmişlik içerir.
Bunun dışına çıkıldığı yerler de olmuyor değil tabii ki.
Özellikle Türkiye.
Uzun
yıllar önce, kumar oynamanın, devlet tarafından yasaklandığı, bu
bağlamda, kumar oynatan yerlerinin tümünün kapatıldığı Türkiye.
O zamanlar ne kadar da iyi bir adım atıldı diyenler de olmuştu, ne kadar gerici bir karar diyenler de.
Aslında
kumar hiçbir zaman yasaklanmadı. Milli Piyango, Sayılsal Loto, İddia
gibi başlıklar altında, kumar, devlet eliyle oynatılmaya devam ediliyor.
Kuralı bilmeyen yoktur.
Kasa her zaman kazanır...
Milli-mahalli
duyguları geçtim. Adana'da yaşayan Fenerbahçeli de bulursunuz, İzmir'de
yaşayan Beşiktaşlı da, Edirne'de yaşayan Galatasaraylı da.
Hatta Hakkari'de yaşayan, “Barçalı” bile bulursunuz ki, Türkiye'den Barçalı olmayı hiçbir zaman anlayamamışımdır.
Bizde
işler biraz daha farklı işliyor. Romantik fanatizm, siyasi parti
belirleyişimizden, tuttuğumuz takıma kadar, en histerik boyutlarda
yaşanıyor.
'Neden
seviyorsun?', ' neden vazgeçilmezin?', ' neden tuttuğun spor klübünün
yoluna ölürsün?' gibi sorularsa, hiçbir zaman cevaplanamayacak
sorulardan sadece birkaçı.
Hastalıklı bir aşk gibi, gözler kararmış, kulaklar kapanmış durumda.
Bu sadece bu konuda da değil, neredeyse her konuda böyle.
Şu ana kadar yüzlerce, spor yazarı, yüzlerce yorumcu konuştu.
Türk Futbolu'nun ve Türk Sporu'nun gördüğü ve göreceği zararlardan bahsedildi.
Bir Allah'ın kulu da çıkıp, 'kaldırın İDDİA'yı, bakın o zaman şike, teşvik kalıyor mu' diyemedi.
Diyemez ki. Önceki yazılarımda da bolca zikrettiğim gibi; dedirtmezler.
Çünkü durumu, bu hariç herhangi bir şekilde değerlendiren herkes, İddia varangelesinden, bir şekilde payını alıyordur.
Ya yorumcudur, ya tahmincidir, ya bir şeydir. İşini görüyordur.
Türkiye'nin
gıda devi firması, inşaata el atıp, karşısındaki büyük engel olan Aziz
Yıldırım'ı indirmek için, bir taşta iki kuş felsefesiyle, hem inşaatları
hem de Fenerbahçe'yi ele geçirme planı çerçevesinde, kuyuya bir taş
atıyor, kırk akıllı Türkiye Halkı, çıkaradursun.
Türkiye'de zerre hukuk, zerre adalet, zerre kanun belirtisi olmadığını tüm çıplaklığıyla seyrettik, seyretmeye devam ediyoruz.
Ancak tüm bu tablo içerisinde, son derece müsterihim.
Kendi kaosunda kaybolanların, maymun tiyatrolarını izlemek, ayrı bir haz yaşatıyor.
Deliye her gün bayram ama, yine de Ramazan Bayram'ınız kutlu olsun...
Nurettin Yılmaz Koçak
Nurettin Yılmaz Koçak
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Görüş ve düşüncelerinizi küfür, hakaret içermeksizin iletebilirsiniz.